31 Mayıs 2012 Perşembe

Kırmızı Fil'i Gördünüz Mü Kitabımı Gördünüz mü?


Ankara'da benim gezdiğim kitapçılar arasında Karanfil Sokak'taki Dost Kitabevi'nin çocuk kitapları bölümü bence oldukça başarılı. Orada bakınırken Kırmızı Fil'i Gördünüz Mü? kitabını beğenip almıştım. Sanal kitap fuarından da istediğim bir sürü kitap eve girince kitapları ara ara UE'ye sunma kararı almıştım. Kitapları sıra sıra UE'ye vermiştim. Bu alım verim işleri arasında bizim Kırmızı Fil'i Gördünüz Mü? kitabı kara kayıplara karıştı. Biliyorum birgün başka birşey ararken onu bulacağım. O güne dek kitaptan mahrum kalmayalım diye yeni siparişimde ona da yer verdim.

El Bebek Gül Bebek ve Üç Kuzucuk kreşin bu ay önerdiği kitaplardandı.

Yataktan Düşen Ayıcık ve Kırmızı Fil'i Gördünüz Mü? uyku öncesi ikişer kez okundu, UE den tam puan aldı. Üç kuzucuk hikaye biraz uzun olunca uyku öncesine fazla geldi ilgi dağıldı. Ama anne bu kitaptaki esprilere bayıldı.


30 Mayıs 2012 Çarşamba

Gergedanlar Krep Yemez





Bir Dolap Kitap  bir sürü kitap bilgisi hediye ettiği yetmedi, "Evde bir gergedan görsem burnundaki boynuza takardım oyuncakları, NE kucağıma, UE yi de elinden tutar soluğu bahçede alırdım. Oyuncakları indirir boynuza bir salıncak kurardım. NE sallanırken, UE de gergedanın sırtından kayardı. Evin içinde açılan kapıya ne hacet, zihnim 2 çocukla kolay yol bulma kapısına açılmış benim. Çocuklar sallanıp kayarken ben de bu çekilişten kazandığım kitabı okurdum." yorumuma bir de Gergedanlar Krep Yemez kitabını hediye etti. Tekrar teşekkürler.

Annesi onun şansına katıldı, UE ye de kitabın keyfini sürmek kaldı.

24 Mayıs 2012 Perşembe

Biliyor musunuz?

Erdinç Aydın'ın Evlatları,

Siz beni tanımazsınız, ben sizi tanımam. Birbirimizle ilişkilerimiz rastlantılardan ibaret. Ama rastlantılar bazen tepetaklak edebiliyor dünyalarımızı. Bir kalleş kurşun sizin babanıza rastlamış. Hem de sırtından biliyor musunuz? Keşke bilmeseniz. Keşke bilmeseydiniz.

Bu sabah radyoda dinledim haberini babanızın. Ankara'daki aile ve Varto kelimelerini duyunca daha dikkat kesilerek. Benim babamın da ilk görev yeri orasıymış biliyor musunuz? Nerden bileceksiniz, keşke bilseydiniz. Yaklaşık 40 sene önce 17 yaşında ilk görevi için gitmiş oralara.

Süt iznim nedeniyle erken çıktım işimden. Konya yoluna çıkmak üzereyken yolumuz kesildi. Bir trafik polisi anons etti ruhsuz bir ses tonuyla: "Bekle bekle bekle!". Sadece özensiz olan bu anons değil, bu ülkede cenaze törenleri hep özensiz biliyor musunuz? Keşke bilmeseniz.

Gene mühim bir şahıs gececek dedim içimden sinirlenerek. Böyle özensiz bir anons, sıradanlaşan Ankara protokolü için olsa, aman der geçerdim. Geçen sizin babanızmış biliyor musunuz? Yollarının sırtından vurularak kesilişine mi üzülsem, yollarının bekle bekle bekle diye açılışına mı gamlansam bilemedim.

Naaşın peşi sıra ilerlerken güllere takıldı gözüm. Babannenizi düşündüm önce, az sonra sarılacağım kuzum aklıma gelince. Nasıl da sarmıştır o da babanızı. Acaba dedim çocuğu var mıydı? Gelince haberini okudum. İki kuzusu varmış babanızın. Keşke sizleri bilseydim. Sımsıkı sarılsaydım size, siz baba acısından, ben babanız önümden geçerken hissettiklerimden biraz soluklanır mıydık?

Ne yollarımız kesilsin arkamızdan ya da özensizce, ne de kesişsin yollarımız acı rastlantılarla...






15 Mayıs 2012 Salı

O'nu ve kendimi kutlarım.

Yarın çok ama çok kıymetli bir arkadaşımın doğum günü.
Sarelleyi çok sever kendisi.
O'nun için sarelleli bademli kurabiye yaptım.



Hani herkes arkadaş, hani oyunlar sürerken, hani gençliğimizden sarhoşken tanıdım onu. Okul yıllarında çok da yakın sayılmazdık. Sonra en yakın arkadaşımla çıkmaya başladılar. Bu süreç bana hem çok yakın bir arkadaş, hem evlenmiş bir en yakın arkadaş, hem çocuklarıma bir dayı, hem bir nikah şahidi hem bir nikah şahitliği, hem pek çok güzel anı, hem  hadi koş dememle tüm dertletime yetecek bir güven, hem pek çok güzellik kazandırdı.

Oncak'ım, iyi ki doğmuşsun. Ve de iyi ki tanışmışız da paha biçilemez dostluğumuz gelişmiş.

Seni ve kendimi kutlarım;)

Öğlen görüşünce sen de beni kutla. Kurabiyeler pişerken NE uyutma faslına denk geldi. Tam uyuttum ki pişme dıt dıtları  geldi fırınımın. Harika zamanlamam ne kadar muhteşem olsa da bu arada UE nin 2 saldırısından kurtaramadım pişme sürecini. Ama gene de pek güzel olmuşlar...

14 Mayıs 2012 Pazartesi

Tuttum bırakmam...

Motorsiklet yatak alınınca eski yatağını kardeşine vermeye ikna oldu UE. Artık bir odası ve yatağı olan NE büyük aşkla sarıldı yatağına.

1 Mayıs 2012 Salı

Aynı Dili Konuşmak




İnsanlar yanyana durdukça benzeşir, aynı dili konuşur olurlar ayrı tellerden çalsalar bile.  Yalancı Yarim, Tarık Akan Emel Sayın'ı zengin kızı diye tanıtır ailesine. Nişanlanırlar. Bir kamyonet dolusu mahalleliyi kapıp gelir Emel Sayın, haydi pikniğe Sultansuyu'na gidelim diye. Tarık Akan iş anlaşılmasın diye abim hasta yalanını uydurup atlar, hızla uzaklaştırır mahalle dolusu kamyoneti evin önünden. Anlatırken esprisi olmayan bu sahne biz iki kardeş arasındaki ortak dilin deyimlerinden biridir misal. Haydi bastır Sultansuyu'na dedik mi yayılır ağızlarımız etraftakiler Eeee? derken. Eeee?, diyen ailenin yeni üyesi damat yıllar içinde nereye sorusuna Sultansuyu'na cevabını verdiğinde, hıh şimdi oldu diye derin bir mutluluk bile kaplar içinizi. Mühimdir özetle aynı dili konuşmak, iletişimin kuvvetini hissettirir. Başkaları için hiç olan sizi tüm yapar.

Bizim oğlan Keloğlan hayranı. Akşam haberleri yerine Keloğlan izler olduk ailecek. Hele jeneriği bizi aynı dilden konuşturan müzik oldu. NE dahil hepimiz dans etmeye başlıyoruz Keloğlan başlar başlamaz. UE başlattı bu geleneği, oynayın emriyle. Sonra ben biraz geliştirdim. Komik komutlar ekledim. Elleri salla, kroşe, çılgın ol ... Şimdi UE yönlendiriyor bizi: heykel ol, armut topla, uyu, yüz vb. figürlerin komutlarını vererek.

Geçenlerde çok sevdiğimiz arkadaşlarımız bizi ziyarete geldiler. Dansımızı onlara da yaptık. Arkadaşımız bunun nesinden bu kadar eğlendiğimizi anlamaz halde baktı. Farkettim ki bizim çekirdek ailemizin de bir ortak dili vardı, bu dil bizi sağlam kılan unsurlardandı.

Yıllar sonra unuturuz kaygısıyla not düşmek istedim. Her zaman bir ortak dilimizin olması dileklerimle ve aileme sevgilerimle...